İnsanlar öyle yüklerle yüklenir olmuş ki yükler ağır gelir olmuş Kabuslar çoğalır olmuş Güzel uykular yerini çığlıklarla uyanılan gece yarılarına bırakmış kendini.
Günlerden bir gün diye başlayan masaların arabasının bal kabağına dönüşmesiyle bitesi gelmiş.. Hani nerede mutlu son??
Kimi karpuz kabuğundan gemiler yapar kimi yediği bir karpuzu bile hatırlamaz sadece yer.
Kimi vardır duvar gibidir kafasına balyoz vursan hissetmez kimi kağıt gibidir rüzgardan bile etkilenir.
Ama ikisi de sonuç olarak aynı havayı solumak zorunda ikisininde gireceği büyük çarklar olacaktır.
Eminim ki ne demek istediğimi en iyi kağıt sınıfındakiler anlayacaktır ki zaten onlara ithaf edilmiş bir yazı bu çünkü biliyorum ki kağıt uçar ama her şeyi yazarak uçar. Asla okunmaz o yazılar ama okumadığı yazıların etkilerini gece yarılarından çıkartır çoğu zaman.. belki bir içki şişesinde.. belki kan ter içinde uyandığı kabuslarından.. belki de gecenin bir yarısı tek başına yürüdüğü karanlık kaldırım taşlarından…
Son yorumlar